ölecektik çünkü



Bir sürü sıfat tamlaması kurmak mümkündü bir çoğu zincirleme olan; ama susuldu. Şarkıya saygısızlık etmemek için kısmıştık sesimizi belki de. Aklımızda gitmek mi vardı da bu kadar etkilemişti bizi. ‘aşk bu gece şehri terk etti’ diyordu şarkı biz sesimize zincir vurmuşken, sonra ilk sıfat tamlaması çıkıverdi ağzımdan ‘’şu çakmağı verir misin?’’ sadece kelimelerle işaret etmiştim zira elimizle  göstermek altı yaşından bu yana yasaktı hem zaten işaret etmeme gerek kalmayacak kadar çok tanırdın beni. Ağzımızda biraz kahve tadı vardı, nereden kalmıştı bilinmez belki de bilinmek istenmez.
Hem kahveden daha acı bir tadımız vardı, bu şarkıyı üç kez üst üste dinlesek ölürdük belki de. Ya da çoktan ölmüştük de haberimiz yoktu. Oysa ki hala arabanın içindeydik, karşıdan gelen arabaların farlarını izliyordum, ölmemiştik demek ki, küçücük arabanın içini sigara dumanı doldurmuştu, iki sigara yakmış ağzına tutuşturuvermiştim birini. Nereye gittiğimizi bilmiyordum ama bir ülkenin sınırlarını terk etmeye çok az kalmıştı.
Muhakkak aşılacaktı bugün sınırlar bunun ikimizde farkındaydık, ilk adımı ben atmak istedim, ağzında tuttuğun sigarayı tutup çektim dudaklarından ve kül tablasının içine bastırdım tüm gücümle, sonra sana çığlık bana fısıltı gibi gelen bir sesle ’’dur ‘’ dedim. Hoş durmayacak olsaydın da inecektim o arabadan. Bir ülkenin sınırlarını aşmamıza sadece bir nakaratlık yolumuz kalmıştı, şarkıya ihanet etmek olmazdı ; aşk bu gece şehri terk edecekti. Hem istesem de kalamazdım, bu şarkıyı üç kez daha dinlesek ölecektik çünkü.

bu yazının dinlencesi cem adrian- aşk bu gece şehri terk etti  http://fizy.com/#s/124ily

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder