lanetli kadraj



Kuyuların içinden gelen çığlık çığlığa sessizliklerle hayat bulan ölü gelin. Karanlıkların kraliçesi. Yola çıkılmıştır bir kere. Ölü gelin bir gelinlik gibi toprağı sürüyerek peşinden yola çıkmıştır. Kulaklarında baykuşların çığlıkları, ellerinde hayat denilen kısır döngüye nefret olarak tuttuğu boş kadehler. Yol birazdan bitecek. Bir ritüelle düğünü yapılacak ölü gelinin, boş kadehlere hayatın kanı akıtılacak ve düğünün şerefine kaldırılacak kadehler, ve az sonra kurumuş bekaretini kaybedecek ölü gelin. Ondan önce ölmüş olan çocukları doğacak yeryüzüne. Kadehlere doldurulmuş olan hayatın kanından sürülecek her bir doğanın alnına. Cleopatra maskeleriyle doğmuş olan toprak çocuklar ilk lanetlerini Amon’a edecekler. Lanetli olduklarını unutup lanetleyen tanrılara kurban verilecekler. Kurban  çocukların üzerine Amon’un güneşi yükselecek birazdan. Kuru odunlar gibi tutuşup cehennemin şimşeğini çakacak çocuklar. Tutuştukları an yedi melek de kanatlarından olacak. Kor olmuş kanatlardan ejderhalar oluşacak. Son melek kanadı da yandığı zaman geldiği yolun dönüşünü görecek ölü gelin, yollar boyunca doğanlar tekrar toprak olurken düşen kanatlar toprağı Amon’un lanetinden koruyacak. Bu kez lanetlenen lanetin ta kendisi olacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder